Uşak il genel meclisi’nde AK parti ve CHP grubu arasında sert tartışma yaşandı grup başkanları birbirinin üzerlerine yürümeye çalıştı.
Bu şarkıyı genel meclisinde toplantı sonrası dilek ve temenniler bölümünde CHP meclis üyesi Mustafa dönmez’in cumhurbaşkanı ve AK parti Genel başkanına en ufak sözler dahi eleştiremiyoruz ama o Ce Ha Pe diyerek zillet diyerek en olarak hakaretlerde bulunuyor dedi.
Toplantı sonrasında dilek ve temennilerden söz alan CHP Banaz il genel üyesi Mustafa dönmez AK parti Genel Başkanı ve cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bir şey diyemiyoruz Sayın Recep Tayyip Erdoğan ağzını gere gere ce ha pe zilliyat diyor her türlü konuşmayı yapıyor ama bizim konuşmaya hakkımız yok sevgili arkadaşlar Recep Tayyip Erdoğan bugün var yarın yok eğer bir işin içinde eleştiride küfür hakaret yoksa birbirimizi dinlemek zorundayız bu mecliste ben siyaset yaparım yoksa burada olmamızın bir anlamı yok hükümet ve devlet ayrı ve ben bu iktidarın hatalarını söylerim siz de çıkar hayır arkadaş bu böyle değil dersiniz.

Ak parti grup Başkan vekili Mehmet bayar’da eleştirilere yanıt verdi siyaset yapacağız ve bunun bir üslubu bir raconu vardır burası kimsenin bastırılmış duygusunu ve zihnindeki kirli düşüncelere dışa çıkarma yeri değil ve biz de dinlemek zorunda değiliz burada İl Özel idaresi çalışan arkadaşlarımız var ve çoğuna hırsız yaktı su vuruldu her konuşmada yok hırsızlık yok yandaş gibi hakaret derecesine gelen laflar var bizler müslüman Türk coğrafyasında yaşıyoruz kimse kusura bakmasın biz geçmişimize dini ve milli değerlerimize sahip çıkacağız hazreti Muhammed sallallahu aleyhi ve sellemden tutun Atatürk’e kadar kimseye hakaret ettirmeyiz dedi.
İlber meclis Başkanı Kadir uslu’nun müdahalesi sonrasında sözümü kesmeyin diyen Bayar ben bitirmedim ve ben açıklamayı sonuna kadar sensizce dinledim siz de bana lütfen saygı duyun diyerek Bizim de bültenlerimiz var Bizim de partimizden gelen basın bülteni ve açıklamaları var biz burada okuyor muyuz biz sizin kirli düşüncelerinizi duymak zorunda değiliz dün burada deprem anlat kimliği vardı ve ölenler üzerinden siyaset yapıldı sonrası tartışmaya giren Ahmet Doğan Atatürk’ün askerleriyiz diyen teğmenleri oradan attınız dedi Mehmet bayar’da bizim atatürkçülüğümüzü kimse sorgulayamaz ve ben sana bir şey kanıtlamak zorunda değilim Yeter artık dedi ve iki taraf da ayağa kalktı birbirinin üzerine yürümeye çalıştı Mehmet bayar’a Durmuş Yavuz sakinleştirmeye çalışırken Ahmet doğan’ı da Kadir uslu sakinleştirmeye çalıştı.

Sonrasında söz hakkı isteyen karahalle ilgilenmesi üyesi ve AK parti İlçe Başkanı Durmuş yavuz’la kürsüye çıkarak polomya meydan vermeden kürsüye gelen arkadaşımız dedi ki burada siyaset yapılacak dün Bizim arkadaşların yaptığını yadırgadım dedi ve biz siyaseti Ahmet Başkanım sizden öğrenecek değiliz biz de en az sizin kadar siyasetçiyiz biz de siyaset yapma yöntemlerini biliyoruz devletle milletle hükümetle olan ayrımı bilecek kadar bilgiye tecrübeye sahibiz biz iktidarda AK Parti’nin olduğunu iktidarın başının da Sayın Recep Tayyip Erdoğan cumhurbaşkanımız olduğunu biliyoruz devletimizin kurucu değerlerini de en az sizin kadar biliyoruz bu ülkenin kurucu genel başkanın Mustafa Kemal Atatürk olduğunu en az sizin kadar biliyoruz Mustafa Kemal Atatürk’ün Kurtuluş Savaşı’nda ne tür mücadeleler verdiğini biliyoruz ama milleti ile beraber verdiğini biliyoruz Ahmet Başkan diyor ki biri hırsızlık yapar ben Atatürkçüyüm der bu hırsız değildir ama biri de hırsızlık yapar ben Atatürkçüyüm’ demez bu hırsızdır böyle bir dünya yok . Her yapılan usulsüzlüğü hırsızlığı Atatürk’ün arkasında sığınarak yaparak bir yere gelinemez bakın deprem dedik 2019 yılında İstanbul büyükşehir Belediye başkanınıza soruyorlar bu İstanbul’u depreme dayanıklı hale getirebilmek için kaç yıl ihtiyacınız var aynı hareket şu 5 yolu 6 yıl oldu arkadaşlar 6 yıl sonra şunu söyledi arkadaşınız İstanbul’a dayanıklı hale gelebilmesi için en az 1000 yıl var Bin yıl var dedi Ha o söyler doğru 200.000 konut teslim edilir ne yaptınız denir . Depremin olduğu gün Türk silahlı kuvvetleri oradaydı Ahmet başkanım oradaydı 17 Ağustos depreminde giremedi silahlı kuvvetler kocaeli’ye ben orada görevdeydim ve otobanda kaldık gidemedik siz kulaktan dolma konuşurken biz sahadaydık.

Konya’da Ağustos’ta asker deprem bölgesine gidemedi ama 6 Şubat’ta Türk silahlı kuvvetleri maraş’taydı adıyaman’daydı hatay’daydı ve büyük bir deprem yaşadık Asrın felaketini yaşadık ve 200 kusur bin konut teslim ettik hala da ediyoruz.
Diyerek tartışmalar devam etti