Yok olmak üzere olan, umutları tükenmiş bir milleti küllerinden yeniden doğuran,
varoluş mücadelesi olan Kurtuluş Savaşı’ndaki sarsılmaz kararlılığı ve dehasıyla tüm
mazlum milletlere örnek olan Ulu Önder Atatürk; yalnızca vatan topraklarını düşman
işgalinden kurtarmakla kalmamış, aynı zamanda milletimize demokrasiyi, cumhuriyeti,
laikliği ve çağdaşlığı da kazandırarak tarihte eşine az rastlanır büyük bir devrime imza
atmıştır. Onun önderliğinde kurulan tam bağımsız Türkiye Cumhuriyeti, bugün sahip
olduğumuz her değerin teminatıdır.

Ulu Önder Atatürk, ilke ve inkılaplarıyla aydınlattığı yolda, fikirleriyle yaşamaya devam
eden ölümsüz bir liderdir. O, sadece geçmişin bir değeri değil, aynı zamanda geleceğe
ışık tutan, bitmeyen bir enerjinin ve değişimin sembolüdür. Onun “En büyük eserim”
dediği, akla ve bilime dayanan, laik, demokratik ve çağdaş Türkiye Cumhuriyeti, 87
yıldır Türk milletine rehberlik etmekte ve ilelebet payidar kalmaya devam edecektir.
Bizler de, bu kutsal emanetin ve tarihsel sorumluluğun bilinciyle, onun gösterdiği
“Muasır medeniyetler seviyesinin üzerine çıkma” hedefine ulaşmak için durmaksızın
çalışacak, çağdaşlaşma yolunda kararlılıkla ilerleyecek ve Cumhuriyetimizi sonsuza dek
yaşatma onurunu gelecek nesillere layıkıyla aktaracağız.
Her 10 Kasım’da, o hazin sabah saat 09:05’te sirenler çaldığında aynı hüznü ve acıyı
yüreğimizde derinden hissetsek de, biliyoruz ki Ulu Önder Atatürk bugün milyonlarca
yürekte, aydınlık fikirleriyle, devrimci ruhuyla ve vatan sevgisiyle yaşamaya devam
ediyor. O, sadece bir günde değil, her nefeste, her başarıda ve her ileri adımda bizimle
birliktedir.
Bu duygu ve düşüncelerle, Cumhuriyetimizin kurucusu, büyük kurtarıcı, eşsiz devlet
adamı ve büyük deha Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü ebediyete intikalinin 87.
yılında bir kez daha saygı, minnet ve rahmetle anıyorum. Ruhu şad olsun.
Daha fazla haber için belediyeler bölümünü ziyaret ediniz…
Farklı haberler için youtube, instagram, facebook, x sosyal medya hesaplarımızı takip ediniz…
