Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül’ün, partisinin genel merkezinde yaptığı haftalık basın değerlendirmesinde hükümete yönelik sorular yöneltti.
Cumhuriyetin 100. yılını hak ettiği şekilde kutlamamız lazım. 100. yıl öylesine geçiştirilemez. Cumhuriyete, demokrasiye ve Atatürk’e olan bağlılığımızı göstermeliyiz diyen Sarıgül, Cumhuriyetin 75. Yılı 1998 yılında bir dizi etkinlikle kutlanmış bu amaçla 1,5 yıl önceden,1997 yılı mayıs ayında bir koordinasyon kurulu oluşturulmuştu.’dedi.
Buradan Sayın Cumhurbaşkanına soruyorum diyen Türkiye Değişim Partisi Genel Başkanı Mustafa Sarıgül’ şöyle konuştu. ‘Cumhuriyetin 100 yılı için bir hazırlık yapıyor musunuz? Bu amaçla kurulmuş bir komite, bir kurul var mı? Hepimizi birleştiren, bir duygu beraberliği yaratmayı, tüm yurtta hissedilen bir sevinç dalgası oluşturmayı düşünüyor musunuz?
CUMHURİYET AFFI
Cumhuriyetimizin 100. yılına, yepyeni, umut dolu bir başlangıç yapmamız lazım.
Temiz bir sayfa açmamız lazım
Buradan tüm siyasi partilere sesleniyorum: Gelin hep birlikte kardeşlik hukuku ve toplumsal barış için af çıkaralım. Bu affın adı “cumhuriyet affı” olsun.
ÜÇ ŞEY DEĞİŞECEK, TÜRKİYE’NİN YÜZÜ GÜLECEK
İstanbul’da ve Diyarbakır’da yaptığımız değişim ve çare toplantılarında “Şu üç şey değiştireceğiz, Türkiye’nin yüzü gülecek,” dedik.
- Ekonomiyi değiştireceğiz.
- Devletin işleyişini ve zihniyetini değiştireceğiz.
- Siyasetin dilini ve yapılışını değiştireceğiz.
2 Ocak ’ta İstanbul’da, işleyen bir ekonomi için neler yapacağımızı anlattık.
Bugüne kadar, hiçbir partinin, cesaret edemediği sözler söyledik.
ZENGİNLER VE BANKALAR ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALI
Serbest piyasa ekonomisi dediler, liberal politika dediler, devletin fabrikası olmaz, devlet, çiftçilik yapmaz dediler. Aç kaldık, yoksul kaldık, işsiz kaldık.
“Biz Türkiye Değişim Partisi olarak fabrika da açacağız, kooperatif de kuracağız, nerede ne gerekiyorsa onu yapacağız,” dedik.
“Ülkemiz çok zor durumda, zenginler ve bankalar elini taşın altına koymalı,” dedik.
“Elektrik ve doğalgaz dağıtımını, devlet bünyesine alacağız, 10 kalem temel ihtiyaç maddesinin fiyatını biz belirleyeceğiz” dedik
“Gençler ilk evlerini, otomobillerini alırken vergi ödemeyecekler. Evlilik için alınan beyaz eşyadan, mobilyadan tüm vergileri kaldıracağız” dedik.
KÜRT, KÜRT GİBİ YAŞAMAK İSTİYORSA KİME NE ZARARI VAR?”
İşleyen devlet için yapacaklarımızı da cumartesi günü Diyarbakır’da açıkladık.
“Vatandaşın devlet karşısındaki haklarını kuvvetlendireceğiz,” dedik.
“Kürt sorunu yoktur, demekle mesele hallolmuyor. Bir Kürt vatandaşının, Kürt gibi yaşamasının kime ne zararı var?”
“Parti kapatmanın karşısındayız,” dedik.
MEMUR VE EMEKLİYE EN AZ YÜZDE 50 ZAM YAPILMALIDIR
Türkiye İstatistik Kurumu enflasyonu yüzde 64,27 olarak açıkladı.
Sayın cumhurbaşkanı da memur ve emeklilere yüzde 25 zam yaptı. Sonra bu zammı yüzde 30’a çıkardı.
Sayın Erdoğan, madem 30 yapabiliyordunuz, neden 25’te bıraktınız? Bunun bir yöntemi, bir usulü yok mu? Böyle devlet yönetimi olur mu? Kendi kesenizden ulufe mi dağıtıyorsunuz? Bahşiş mi veriyorsunuz?
Memur ve emeklinin maaşı barınma, ısınma, ulaşım ve gıdaya gidiyor. Bunlara gelen zam yüzde 150’leri geçiyor. Memurlar ve emekliler, yüzde 30 zamla ne doyarlar ne ısınırlar. Ne de borçlarını ödeyebilirler. En az yüzde 50 zam yapılmalıdır.
Emeklilerin sağlık katkı payı ödemesi kaldırılmalı,
Bayram ikramiyeleri asgari ücret düzeyine çıkarılmalıdır.
ESNAF ÜLKENİN SİGORTASIDIR, BEL KEMİĞİDİR
Türkiye Esnaf ve Sanatkârlar Konfederasyonu’nun verilerine göre geçen yıl boyunca her ay 10 bin 491, her gün 349 esnaf iflas etti.
Esnaf ülkenin sigortasıdır, bel kemiğidir. Esnafın ışığını söndürmeyeceğiz.
Esnaf bakanlığını biz kuracağız.
Esnafımızın bankalardan, esnaf kefaletten çektiği kredilerin faizlerini sıfırlayacağız.
Kira stopajını kaldıracağız. Esnafa sicil affı çıkaracağız. Elektriğe esnaf tarifesi getireceğiz.
ZİNCİR MARKETLERİ HAFTANIN BİR GÜNÜ KAPATACAĞIZ
Bizim iktidarımızda, zincir marketler, her yere dükkân açamayacak ve her şeyi satamayacaklar. Zincir marketleri haftanın bir günü kapatacağız.
Taşımacılık yapan esnafa, ucuz akaryakıt vereceğiz.
Bir kereye mahsus ehliyet affı getireceğiz.
Esnaf iş yeri kiralarından çok dertli, iş yeri kiralarının, %25’le sınırlandırılması lazım.
2000 yılı öncesi vergi kaydı olan, ancak BAĞ-KUR tescilini yaptırmayanlara, geriye dönük tescil hakkı verilmesi lazım.
Esnafın yanında çalışan işçi, 7 bin 200 prim gününde, esnaf 9 bin günde emekli oluyor. Bu konuda bir düzenleme yapılması lazım.
Staj ve çıraklıkta geçen sürelerin emeklilik hizmetine sayılması lazım.
Öğretmenevi, orduevi, hakimevi, polisevi gibi kamu sosyal tesislerinde çalışanlara kadro verilmesi lazım.
UZMAN ÇAVUŞLAR MUHAKKAK KADROYA ALINMALI.
100 bin öğretmen ataması yapılmalı.
Yaşlılık, engelli, şehit ve gazi maaşları artırılmalı.
En az 20 bin engelli ataması yapılmalı.
Vatani görevini yapanların SGK primlerini devlet ödemeli.
İnfaz koruma memurları “emniyet hizmetleri” sınıfına alınmalı.
Kuryeler, işimi kaybetmeyeyim derken hayatlarını kaybediyorlar. Kuryelerin çalışma biçimi muhakkak değişmeli.
SORUNU TARLADA, FABRİKADA ÇÖZECEĞİZ
Türkiye gibi bir ülkede açlık, yoksulluk ve işsizlik oluyorsa, bunun nedeni yönetenlerin yanlış tercihleridir.
Üretimi değil ithalatı tercih ederseniz, kendi çiftçinizi değil, yabancı çiftçiyi desteklerseniz, pahalılık da olur, işsizlik de olur, yoksulluk da olur.
Türkiye Değişim Partisi olarak, sorunu tarlada, fabrikada çözeceğiz.
ÇİFTÇİMİZE ALIM GARANTİSİ VERECEĞİZ
Çiftçinin para kazanmasını sağlayacağız.
Çiftçiye ucuz gübre, ucuz mazot, ucuz elektrik vereceğiz.
Çiftçilerin bankalara, tarım kredi kooperatiflerine olan borçlarının faizlerini sıfırlayacağız.
150 bin ziraat mühendisi atama bekliyor, son üç yılda sadece 500 ziraat mühendisi aldılar. Hazine arazilerini bedelsiz olarak, tarım yapmak şartıyla onlara vereceğiz.
Devlet üretme çiftlikleri, tarım işletmeleri açacağız. Kooperatifçilik yapacağız.
Bu işletmeler, bölgelerinde ürettiklerini, bölgelerinde tüketecekler, kalanını satacaklar. Böylece üretici ile tüketici arasındaki mesafe kısalacak, fiyatlar ucuzlayacak.
ELİTLERİN DÖNEMİ BİTTİ, MİLLETİN DÖNEMİ BAŞLIYOR
Bizim yapacaklarımızın hiçbirisini diğer partiler yapamaz. Milletin hakkını yiyenlerin üzerine gidebilecek tek parti Türkiye Değişim Partisi’dir. Bu millet onun için Türkiye Değişim Partisi’ni kurdu.
Artık elitlerin dönemi bitti. Milletin dönemi başlıyor.
Artık hiç kimse, ama hiç kimse, Türkiye’de yaşadığına pişman olmayacak.
Artık hiç kimse, ama hiç kimse, Türkiye’de doğduğuna isyan etmeyecek.
Artık söz de milletin, hak da milletin, ekmek de aş da milletin
İKTİDARLAR MEVSİM GİBİDİR, ZAMANI GELİNCE DEĞİŞİR
Ak Parti gidici, Türkiye Değişim Partisi gelicidir.
Devleti liyakat ve adaletle yöneteceğiz. Herkes, her yerde insanca yaşayacak.
Herkesin yapacak işi, yiyecek aşı, başını sokacak evi olacak.
Eğitimde adalet olacak, fabrika sahibinin çocuğuyla, fabrikadaki işçinin çocuğu aynı okula gidecek.
Türkiye’yi barışa barışa büyüteceğiz, barışa barışa değiştireceğiz.
.