CHP Pamukkale İlçe Başkanı Uğur Coşkun, düzenlediği basın toplantısında Kültür ve Turizm Bakanı Mehmet Nuri Ersoy’a ağır eleştirilerde bulunarak şunları söyledi.
Bugün, bundan 11 yıl önce Denizli halkının elinden gasp edilen ve UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer
alan Pamukkale’mizin, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve ona bağlı birimler tarafından ne kadar kötü
yönetildiğini değerli yurttaşlarımızla ve siz basın mensuplarımızla paylaşmak adına toplandık.
Malumunuz, Pamukkale’mizde yer alan Antik Havuz, 25 Ocak 2025 tarihinden bu yana, altı aydır kapalı
durumdadır. Gelen ziyaretçilerin çok büyük bir bölümünün giriş yaptığı Güney Kapı da inşaat halindedir.
Maalesef, tam turizm sezonunun ortasında Pamukkale’ye gelen misafirler, doğal ve tarihi güzelliğiyle göz
kamaştıran bir yere değil; bir şantiye sahasına gelmiş durumdadır.
Öncelikle ve önemle ifade etmek isteriz ki biz; arkadaşına, kardeşinin bacanağına veya herhangi bir eşine
dostuna rant bulaşmamış, “hizmet ediyoruz” görüntüsüyle yetimin hakkı yenmemiş, halkın talep, ihtiyaç ve
beklentilerini önceleyen, aklın ve bilimin mihmandar olduğu her türlü yatırımın ve verilen hizmetin
yanındayız. Bu nedenle, Pamukkale’mizde Kültür ve Turizm Bakanlığı veya diğer kurumlarca yapılacak;
Pamukkale’ye değer katacak, bir fazla yerli-yabancı turistin gelmesini sağlayacak, Pamukkale’nin
korunmasına, güzelleşmesine ve gelişmesine katkı sunacak her türlü projenin destekçisiyiz.
Eleştirdiğimiz şey, proje kapsamında yapılacak tadilat ve imalatların zamanlamasındaki yanlıştır. Plansız ve
programsız bir şekilde, iş yapılıyor görüntüsüyle hem ülke ekonomisine hem de bölge esnafına verilen
zarardır. Aylardan temmuz; normalde Pamukkale’de, esnafından iş insanına, turizmden geçimini sağlayan
herkesin yüzünde güller açar; ancak bu defa gözlerinde endişe ve isyan fışkırıyor.
Pamukkale’de yapılacak işlerle ilgili önce bilgi sahibi olalım, sonra da sürece bir katkımız olması için
fikirlerimizi sunalım istedik. Bu nedenle de ilk günden itibaren sürecin takipçisi olduk.
25 Ocak 2025 tarihinde Antik Havuz kapatıldı. İki gün sonra, Bilgi Edinme Kanunu kapsamında CİMER
üzerinden başvuruda bulunduk. 27 Ocak 2025 tarihli birinci başvurumuzda özetle;
- Antik Havuz etrafındaki yapıların yıkımına ne zaman başlanacağını,
- Tadilatın ne kadar süreceğini,
- Antik Havuz’un kullanıma yeniden ne zaman açılacağını,
- Yapılacak işlerle ilgili projenin hazır olup olmadığını,
- Proje hazırsa inceleyebileceğimiz bir internet sitesi veya benzeri bir platform olup olmadığını,
- Bu proje hazırlanırken Pamukkale Belediyesi’nden veya Denizli Büyükşehir Belediyesi’nden görüş
alınıp alınmadığını, - Projeyi gerçekleştirecek yüklenici firmanın kim olduğu, hangi usulle ve bedelle yapım işini üstlendiği
Gibi konularda bilgi almak istediğimizi sorduk.
18 Şubat 2025 tarihinde Aydın Kültür Varlıklarını Koruma Bölge Kurulu Müdürlüğü tarafından verilen cevaba
göre; - Antik Havuz’un etrafındaki yapıların yıkım işlerinin tamamlandığı,
- Projenin ne zaman tamamlanacağını ve Antik Havuz’un ne zaman açılacağını bilmediklerini, bu
bilgilerin Bakanlıkça bilindiği, - Projeyi üstlenen firmanın kim olduğu, bedelinin ne kadar olduğu gibi hususların da Bakanlıkça
bilindiği, - Aydın Kültür Varlıklarını Koruma Kurulu’nun 16 Ocak 2025 tarihli kararıyla projenin uygun
bulunduğu,
syf. 2 - Belediyelere sormaya gerek olmadığı, bu işlerde yetkili olanın Kültür ve Turizm Bakanlığı olduğu ve
projeyi de Bakanlığın yürüttüğü
Belirtilmiştir.
Devamında, 24 Şubat 2025 tarihinde cevaplanmayan sorular nedeniyle, Bilgi Edinme Kanunu kapsamında
Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından cevaplanması için yeniden CİMER başvurusu yapılmış; cevaben ve
mealen “biz bilmiyoruz, Bakanlık biliyor” denilerek cevap verilmiştir. Başka bir ifadeyle, cevap veriliyormuş
gibi yapılıp hiçbir bilgi paylaşılmamıştır; çünkü kimse bu işin ne zaman biteceğini bilmiyormuş.
Devam eden süreçte, 16 Mayıs’ta Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı bölgeyi ziyaret etmiş ve Güney
Kapısı’nın kapatılmayacağını, Antik Havuz’un ise 15 Temmuz’da açılacağını ifade etmiştir. Günlerden 18
Temmuz, ancak hâlâ Antik Havuz açılmamıştır.
Yaşadığımız süreç şunu göstermektedir ki; maalesef Pamukkale’deki bu inşaat şantiyesinin ne zaman son
bulacağını ne Kültür ve Turizm Bakan Yardımcısı ne de Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü
bilmektedir. Demek ki her şeyi sadece Kültür ve Turizm Bakanı bilmektedir. O hâlde bu soruların muhatabı
olarak çıkıp iki satır açıklama yapmalıdır.
Sayın Bakan, Pamukkale’deki turizm esnafı, otel sahipleri, Pamukkale’ye turist getiren acente
yetkilileri sizden şu soruların cevaplarını istiyor:
1.) Bu çevre düzenleme projesinin Ekim 2024’te başlamamasının, Ekim 2025’e ertelenmemesinin altında
yatan temel sebep nedir?
2.) Pamukkale Antik Havuzu ne zaman ziyaretçi girişlerine açılacaktır? Antik Havuz’un kapatıldığı 25 Ocak
2025 tarihinden inşaatın başladığı Mayıs ayının sonuna kadar neden kayda değer hiçbir işlem yapılmamıştır?
Bakan Yardımcınızın söz verdiği 15 Temmuz tarihine kadar neden bu inşaat tamamlanmamıştır?
3.) Pamukkale’ye yılda 2 milyonun üzerinde yerli ve yabancı turist gelmektedir. Bu turistlerin %75’i MayısHaziran-Temmuz-Ağustos-Eylül ve Ekim aylarında gelmektedir. Gerçekleştirilecek bu çevre düzenleme
projelerinin yapım ve yıkım işine neden yüksek sezon biter bitmez başlanmamıştır?
4.) Yılda Antik havuza giren kişi sayısı 500.000 civarında iken şu ana kadar ki 6 aylık kapalı olduğu dönemde
uğranılan kamu zararını kim nasıl telafi edecektir. (Ortalama mahrum kalınan gelir yaklaşık 75 milyondur)
5.) Proje oluşturulurken Pamukkale Belediyesi’nden, Denizli Büyükşehir Belediyesi’nden, Pamukkale
Üniversitesinin ilgili fakültelerinin ana bilim dallarından, Denizli Mimarlar Odası gibi yerel kurum ve
kuruluşlardan hiç bilgi ve fikir alınmış mıdır? Alınmadıysa niçin alınmamıştır?
6.) Pamukkale markasına vermiş olduğunuz ve vermeye de devam ettiğiniz zararın telafisini nasıl
yapacaksınız?
7.) Pamukkale’deki turizm esnafının uğradığı zararı nasıl telafi edeceksiniz?
8.) Bugüne kadar milyarlarca lira gelir sağladığınız Pamukkale’ye “muş” gibi yapmak dışında, konaklamalı
gelen turistin ilgisini ve bölge halkının turizmden elde ettiği geliri artıracak dişe dokunur hiçbir faydalı iş
yapmadığınızın farkında mısınız?
9.) Gece müzeciliği adı altında başlattığınız çalışmayı olumlu karşılamakla birlikte, gece Pamukkale’yi
ziyarete gelen misafirlerin ören yerini ziyaretleri esnasında “su” dahi alabileceği hiçbir yerin olmadığından
haberdar mısınız? Su bile verilmeyen yerde gece müzeciliğinin nasıl gelişeceğini öngörüyorsunuz?
10.) Gece müzeciliğinin gelişmesi amacıyla son bir yılda Efes’te yaptığınız konser ve festival
organizasyonlarının birini dahi Pamukkale’de yapmadığınızın farkında mısınız?
11.) Bundan yaklaşık 1 yıl önce Pamukkale Belediyesi’ne uyguladığınız fahiş kira artışı nedeniyle Pamukkale
Belediyesi’nin elinden aldığınız Kocaçukur’un çalışmıyor olmasından, atıl ve bakımsız durumda kalmasından
syf. 3
keyif mi alıyorsunuz?
12.) Bundan yaklaşık 11 yıl önce Denizli halkının elinden gasp ettiğiniz, gelirlerinden mahrum bıraktığınız
Pamukkale’yi ona gözü gibi bakıp koruyup kollayacak ve gerçek sahibi olan Pamukkale halkının
yönetmesinin vaktinin geldiğinin farkında mısınız?
Son olarak;
Sayın Bakan, sizin yazlık bölgedeki otellerinizde; Haziran, Temmuz, Ağustos gibi otelinizin en yoğun olduğu
dönemde, otelin girişini kapatsalar, lobisinde inşaata başlasalar, ana restoranınızı ve havuzunuzu tadilata
alsalar, otelinizdeki tuvaletleri yıkıp kullanıma kapatsalar, bu kararı alan şirket yöneticisini işten kovar
mıydınız? Kovmaz mıydınız?Kovmazdım diyorsanız, naçizane tavsiyemdir: Bakanlığı bırakın, işinizin
gücünüzün başına dönün; yoksa bu şirket yetkilisi görevde kaldığı sürece zarar eder, batarsınız.
Kovardım diyorsanız: Millet sizi kovmadan istifa ediniz!
Ama şunu herkes bilsin ki; şimdi “yatırım yapıyoruz, ileride müze açıyoruz” süslemeleriyle hiç kimsenin ne
kardeşine ne kardeşinin bacanağına Pamukkale’nin rant kapısı hâline getirilmesine asla ama asla izin
vermeyeceğiz.
Birilerinin elinden gelse Pamukkale’yi söküp bir otelin bahçesine koyacağının farkındayız.
Ama unutulmasın ki, büyük bir sevdanın adıdır Pamukkale. Bu sevda, er ya da geç gerçek sahibi olan
Pamukkale ve Denizli halkının olacak; onların korumasında, gelecek kuşaklara miras kalacaktır.



