Denizli’nin Sarayköy ilçesi sınırları içinde bulunan Umut Thermal Hotel Yönetim Kurulu Üyesi Ahmet Başoğlan, geride bırakmaya hazırlandığımız 2023 yılını değerlendirdi, 2024 yılıyla ilgili beklentilerini açıkladı. 2023 yılına turizm sektörü açısından bakıldığında yaşanan büyük depreme ve seçim sürecine rağmen anlamlı bir yol kat edildiğine dikkat çeken Ahmet Başoğlan, ‘Termal turizm alanında yaklaşık 20 yıldır hizmet üretmeye devam ediyoruz. Misafirlerimizin çok büyük çoğunluğu iç turizm pazarından gelmektedir. Dış pazardan gelen misafirlerimiz ise tesisimizi adıyla bilerek tercih etmektedirler. 2023 yılı, turizm sektörü açısından değerlendirirsek, yaşanan büyük depreme ve seçim sürecine rağmen anlamlı bir yol kat etti diyebiliriz. Sektör açısından kötü bir yıl değildi ancak zor bir yıldı. Yüksek enflasyon, maliyetlerdeki artışların otel fiyatlarına yansıması, yerli turistin alım gücünün düşmesi, insanları farklı tatil arayışlarına sevk etti. Airbnb (kısa ve uzun vadeli aile yanında konaklama ve deneyimler için çevrimiçi bir pazar işleten, San Francisco merkezli Amerikan bir şirkettir.)gibi ucuz tatil alternatifi arayışları doluluk oranlarına olumsuz olarak yansıdı. Buna rağmen bizim özelimizde repeat (tekrar gelen) misafir sayımız hatırı sayılır düzeyde artış gösterdi. Sunduğumuz hizmeti daha önce olumlu deneyimlemiş birçok misafirimiz tercihini yine aynı kaliteden yana kullandı” dedi
Turizm büyümenin sürdürülmesi için iyi bir fırsat
Turizm tamamen bir deneyim işi olduğuna dikkat çeken Ahmet Başoğlan, açıklamasında, ‘Bir otelin daha iyisi, bir havuzun daha iyisi, daha mükemmeli her zaman yapılabilir. Ancak hikayesi olmayan hiçbir mal satmaz. Bir şeyin hikayesi varsa satar. Gerek ülkemizde gerek şehrimizde gerek özelde tesislerimizde çok hikaye var. Algıda bir adım öne geçip fark oluşturulmalıdır. Turizm sektörünün sürdürülebilir büyümenin gerçekleştirilmesi adına bir fırsat olduğu asla unutulmamalıdır. Son dönemlerde dünyada kitle turizminden sağlık, kongre, kırsal turizm gibi alternatif turizme doğru genel bir eğilim olduğu görülmektedir. Kentimiz özelinde, sektörde giderek artan rekabet ortamında, otellerin segmentlere ayrılması hem çeşitliliği arttıracak, dolulukları destekleyecek, hem de kentimizin iç turizmden aldığı payı arttıracaktır. İnsanlar kendilerini iyi ve güvende hissettikleri zaman iyi ve başarılı bir turizm mümkündür. Turizm tamamen bir deneyim işidir. Bir taksici, halıcı, restorancı turiste kötü davranıyorsa, yürüdüğü yol bozuk, manzarası çöp içindeyse o turistin hangi iyi otelde kaldığının bir önemi yoktur. Bu durumda turizmde başarılı olamayız.” Dedi
Denizli’nin değerleri iyi ele alınmalı
Turizm gelirlerindeki artışın ülke ve şehrin ekonomik büyümesine olumlu katkılarının unutulmaması gerektiğini vurgulayan Başoğlan, “Denizli’nin değerinin, cazibe merkezlerinin, sadece sözde değil, sadece vaatlerde değil, belirli masalarda meze olarak tüketilerek değil, gerçekten doğru anlaşılıp çok da ciddiye alınması gerekmektedir. Kentin yaşayanları turizme dahil edilmezse, billboard reklamından tutun, kaldırıma sandalye yapılmış meşrubat kasalarına kadar özensizlik giderilmezse, bu benim işim değil diyerek sorumluluk savsaklanırsa, kent kendi turistik değerleri ile barışmazsa, otelci ayrı, restorancı ayrı, tekstilci ayrı, sağlıkçı ayrı, sanayici ayrı, esnaf ayrı şikayete ne yazık ki devam eder. Kolektif bilincin, amacın, söz birliğinin ve iş birliğinin yaratılmasında yerel yönetimlere düşen görev kadar, sektör temsilcilerinin uyumu, ticaret ve sanayi odası üyelerinin bilinçli desteği, üniversitenin bilimsel katkısı elzemdir. Zira ülke ekonomisi bazında yapılan araştırmalar gösteriyor ki turizm gelirlerindeki yüzde 1’lik artış ülkenin ekonomik büyüme oranını yüzde 0,227 arttırmaktadır. Varın, kent ekonomisi ve büyümesindeki yansımasını siz hesaplayın. 2024 yılını umutla karşılıyorum. Bu ülkenin, bu kentin çalışkan, kararlı, istikrarlı insanlarına güveniyorum” dedi
Add a comment